Page 14 - seminer_tr
P. 14

GÜNLÜK HAYATTA AKTİF VE PASİF SPOR



      faydaları, stresi azaltması, kısa ve uzun vadede zihinsel sağlık üzerindeki iyileştirici etkileri göz önünde
      bulundurulduğunda mevcut sosyal durum için oldukça yüksek önem taşımaktadır (Ciddi ve Yazgan, 2020).
      Ayrıca giderek daha az mesafeler boyunca yürüyen, ev dışı aktivitelere daha az katılmaya başlayan kitleler,
      sedanter yaşama doğru sürüklenerek hareketsiz yaşam bir alışkanlık haline gelmektedir. Hareketsiz yaşam
      alışkanlığı önemli bir halk sağlığı sorunu olarak ortaya çıkmış yaşam tarzı, bu dönemde kullanılan teknoloji
      ve sosyo-kültürel yapıdaki değişim insanlığı daha az fiziksel aktivite yapar hale getirmiştir (Bozkuş ark.,
      2013; Özkan ark., 2013; Türkmen ve ark., 2013; Türkmen ark., 2015; Özkan, 2015). Bu bağlamda sağlıklı
      yaşam biçimi davranışlarının sergilenmesi önem kazanmıştır.
      Sağlıklı bir yaşam tarzı için sağlığın geliştirilmesi, insanların kendi sağlıklarına dikkat ederek, sağlıklı
      yaşamak adına sigara içme, alkol ve madde kullanımı, beslenme davranışları, fiziksel aktivite, şiddet
      davranışları, cinsel davranışlar, kendini gerçekleştirme, sağlık sorumluluğu, egzersiz, beslenme, kişilerarası
      destek, sağlıksız kilo kontrolü, aile ile iletişim sorunları ve stres yönetimi gibi riskli davranışlardan
      kaçınılması gerekmektedir (Çimen, 2003; Özkan ve ark., 2013). Bu davranışları tutum haline dönüştüren
      birey, sağlıklı olma halini sürdürebildiği gibi, sağlık durumunu daha iyi bir seviyeye getirebilir. Sağlık
      davranışı, bireyin sağlıklı kalmak ve hastalıklardan korunmak için inandığı ve uyguladığı davranışların
      bütünü olarak ele alınırken (Yalçınkaya ark., 2007), sağlıklı yaşam biçimi, bireyin sağlığını etkileyebilen tüm
      davranışlarını kontrol etmesi, günlük aktivitelerini düzenlemede kendi sağlık statüsüne uygun davranışları
      seçerek düzenlemesi olarak tanımlanmaktadır (Esin, 1997). Bu nedenle, aktivite seviyeleri ile sağlık
      arasındaki yakın ilişkiye bağlı olarak, fiziksel günlük yaşam aktivitelerinin miktar, yoğunluğunun ve sağlıklı
      yaşam biçimi davranışları tespitinin çok önemli olduğu kabul edilmektedir. Kişilerin bu davranışları
      hayatına adapte etmesi yaşam kalitesini artırıcı bir etki olmasının yanı sıra sağlıklı bir gelecek oluşturması
      adına önemli bir süreçtir. Bu ifade edilenlerin ışığında bağışıklığı güçlendirmek, mevcut durumu
      iyileştirmek amacıyla evde yapılacak fiziksel aktivite etkinliklerinin insanların hem fiziksel hem de psikolojik
      yaşamlarına olumlu katkıda bulunacağı çalışmalarda sıklıkla vurgulanmıştır. Kişisel özellikler dikkate
      alınarak planlanan egzersiz programlarını hayatın bir parçası haline getirmek, sağlığı her yönüyle koruyup
      geliştirecek bütüncül etkiler sağlayacaktır (Arslan ve Ercan, 2020). Fakat sosyal izolasyon önlemleri
      kapsamında bireylerin fiziksel aktivite düzeylerinin belirgin oranda azaldığı görülmektedir. COVID-19
      salgınının insan yaşamını olumsuz yönde etkilediği, insanların hareket kabiliyet ve alanlarını sınırlandırdığı
      aşikârdır. COVID-19 salgını, insan sağlığını her geçen gün daha da ciddi tehlikelere sürüklemektedir. Bu
      tehlikeler insanların yaşamlarına son verebilecek boyuttadır. Bireylerin bağışıklık sistemini güçlendirmek,




                              11
   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19